55. Kütüphane Haftası etkinlikleri kapsamında “Aramızdan Ayrılışının 10. Yılında ‘Jale Baysal’” başlıklı anma toplantısıyla, kitap, kütüphane tarihi ve arşivcilik alanında önemli çalışmaları bulunan, bu alana değerli katkılar sunmuş olan ve aynı zamanda Vakfın kurucuları arasında yer alan Jale Baysal’ı anmak için bir araya geldik. 27 Mart 2019 Çarşamba günü gerçekleşen bu etkinlikle, öğrencileri ve dostlarının paylaşımları ve arşivden çıkan fotoğraflar, dokümanlar (el yazısı ve daktilo) üzerinden, kütüphanecilik/arşivcilik alanında yaptığı çalışmalar, katıldığı toplantılar, hocalığı, öğrencileriyle ilişkileri, kişiliği ve sanat tarihine, tiyatroya olan ilgisi ve eserlerini konuştuk.
Jale Baysal’dan “Kitap ve Kütüphane Tarihi” dersleri alan Tûba Çavdar Karatepe, Helenistik dönemi, Roma kütüphanelerini, İskenderiye’yi, çivi yazısını, Müteferrika’nın nasıl kitap bastığını ve daha pek çok konuyu hocasından öğrendiğini ve daha sonra kütüphane tarihi çalışmalarına odaklanmasında belki de bütün bu sürecin etkili olduğunu ifade etti. Tûba Çavdar konuşmasının devamında, Jale Baysal’ın emekli olurken kendisine verdiği dokümanlardan teksir kâğıdına yazılmış ders notları, uzun yıllar birlikte çalıştığı Meral Alpay’ın çalışmalarını değerlendirdiği raporlar, ders anlatırken öğrencilerine gösterdiği dialar, notlar ve imzasını taşıyan tez raporları olmak üzere çeşitli örnekler sundu. Bu dokümanların bir kısmını, Vakıf’ta bulunan Jale Baysal Arşivi’ne dâhil edilmek üzere Vakfa bağışladı.
Hülya Dilek Kayaoğlu, 1982’de Türkiye’ye gelen UNESCO’nun arşiv uzmanı Michael Cook’un tarihsel ve modern arşivler konusunda verdiği 7 konferansın metinlerini içeren “Günümüzde Arşiv Yönetimi Meslek Eğitiminin Temelleri” kitabından söz etti. Jale Baysal’ın yoğun emek ve sabırla yayına hazırladığı bu kitabın, onun arşiv alanına getirdiği akademik vizyonu görünür kılması açısından önemli olduğunu ifade etti. Jale Baysal’ın kaleminden Micheal Cook’un Türkiye’ye davet edilme sürecini dinleyicilerle paylaşan Hülya Dilek Kayaoğlu, bu sürecin 1975’e dayandığını ve arkasında sabırlı ve özenli bir çalışmanın yürütüldüğünü belirterek Jale Baysal’ın karakterine, çalışkanlığına, mesleki bilgisine, akademik kişiliğine, vizyonuna ve arşivcilerin eğitimine verdiği öneme dikkat çekti. Bu konferansların bir sonucu olarak arşivcilik eğitiminin üniversite düzeyinde verilmesi gerektiği, akademik bir iş olduğu ve bunun bir anabilim dalı olarak kütüphanecilik alanında örgütlenmesi gerektiği vurgulanmış oldu. Jale Hanım’ın 1975 yılından başlayarak arşiv alanına getirdiği vizyon sonrasında, üniversitelerde 1980’lerin sonlarından itibaren arşivcilik anabilim dalları hayata geçirildi, 2002 yılından itibaren de YÖK kararı ile tüm Türkiye’de kütüphanecilik ve arşivcilik bölümleri birleştirildi.
Hasan Keseroğlu Jale Baysal’ın “Kütüphanecilik Alanında Yeni Kavramlar, Araçlar, Yöntemler” kitabına ve özellikle içinde yer alan “Dokümantasyon Enformasyon” başlığına kısaca değindi. Fakat öncesinde, 1976-1980 yılları arasında öğrencisi olduğu, 1980-1993 yılları arasında ise aynı odayı paylaştığı hocasını ve onunla ilişkilerini anlattı. Jale Baysal’la yaptıkları yolculukları, onun düşünceli ve anlayışlı kişiliğini, kedi sevgisini, sanat tarihine, sinemaya ve kitaplara ilgisini yer yer fotoğraflar eşliğinde bizlerle paylaştı. Baysal’ın yazdığı öykülerden ve oyunlardan da bahseden Hasan Keseroğlu “Cennetlik İbrahim Efendi” oyununun Jale Baysal için ayrı bir anlam taşıdığını belirtti. Konuşmasının devamında daha önce de ifade ettiği gibi “Dokümantasyon Enformasyon” başlığına odaklanan Hasan Keseroğlu’na göre, hiçbir kaynak dokümantasyon ve enformasyonun kütüphanecilikle birlikte gelişip nasıl açıldığını bu kaynaktaki kadar detaylı anlatmamıştır.
Jale Baysal’ın derslerinde okuduğu şiirler ve öğrencileriyle kurduğu ilişkilerin başta kendisi olmak üzere herkes için umut veren bir yanı olduğunu belirterek konuşmasına başlayan Ümit Konya, Jale Baysal’ın “Yönetim ve Mevzuat” kitabına kısaca değindi. Bu kitabın okutman olarak bölüme başladığı dönemde, Yönetim dersini verirken “can kurtarıcısı” olduğunu vurgulayan Konya, bugün bile bu kitaptan çok sayıda bilgiyi öğrencileriyle paylaştığını söyledi. Yaptığı arşiv araştırması sonucu Jale Baysal’ın dekanlığa, öğrencilere ve kütüphanecilere yönelik yazdığı yazılardan bir kesit sunan Ümit Konya, 1984 yılında Jale Baysal ve Hasan Keseroğlu’nun düzenlediği “Türkiye’de Kütüphanecilik Alanında Bilgisayar Uygulamaları” sempozyumunda katılımcılara dağıtılmak üzere Jale Hanım tarafından hazırlanan yazıyı bizlerle paylaştı.
Ümit Konya’nın ardından söz alan Tülin Tankut, Jale Hanım’ın çok mütevazı bir insan olduğunu oyunlar, hikâyeler yazdığını, Ayla Çınaroğlu’yla birlikte “Okuldan Dönerken” adlı bir çocuk kitabının olduğunu ve Türk tiyatrosuna çok önemli bir katkı olan “Cennetlik İbrahim Efendi” oyununu Güngör Dilmen’den öğrendiğini ifade etti. Tülin Tankut konuşmasını, Devlet Tiyatrosu Opera ve Balesi Çalışanları Yardımlaşma Vakfı (TOBAV) tarafından 1986 yılında birincilik ödülü alan ve 1992 yılında kitaplaştırılan bu oyundan İbrahim Müteferrika ve Sultan I. Mahmud arasında geçen diyalogu müzik eşliğinde okuduğu bölümle devam ettirdi.
Sonrasında söz alan Aslı Davaz öncelikle Vakıf Genel Kurul üyelerinden Sönmez Taner’in Bodrum’dan gönderdiği, dostu ve meslektaşı Jale Baysal’ı saygıyla andığı, başarı dileklerini ve sevgilerini ilettiği mesajını okudu. Ardından Vakfın kuruluş yıllarında ve daha sonrasında Jale Hanım’ın sınıflandırma sistemi konusunda yaptığı çalışmalara ve katkılarına değindi. Arşivinden bu süreçle ilgili Jale Hanımın imzalı notlarının bulunduğu çeşitli dokümanlar getiren Aslı Davaz, o dönem kendilerinin gerçek anlamda kütüphanecilikle tanıştığını, Jale Hanım’ın da “kadın merkezli arşiv ve kütüphane” kavramıyla yeni tanıştığını belirtti. Dolayısıyla sınıflandırma aşamasında uzun süren toplantılar, tartışmalar yapıldığını, sonunda Vakfın gereksinimlerine uyarlanarak Dewey 10’lu sınıflandırma sistemiyle başlıkların oluşturulduğunu söyledi.
Etkinlik, Füsun Ertuğ tarafından hazırlanan Jale Hanım’la ilgili görsellerin yer aldığı sunumla son buldu. Vakıfta bulunan Jale Baysal Arşivi ile Görsel Arşiv’den fotoğrafların yanı sıra kızı Ayşe Buğra ve Edibe Buğra’nın paylaştığı fotoğrafların da yer aldığı sunumda, 9 yaşındaki Jale Baysal’ı, öğrencilik yıllarını, bilgisayara dayanan bilgiye erişim sistemine vurgu yaptığı 1974 tarihli bir yazısını, hocalık yıllarını, öğrencileriyle birlikte çıktığı gezileri, Vakfın açılışında yaptığı konuşmadan bir görüntüyü ve Jale Baysal’a dair daha pek çok detayı izleyebildik.
Bu anma etkinliğinde yer alarak, Jale Baysal’la ilgili anılarını, ellerindeki dokümanları, düşüncelerini bizlerle paylaşan Tûba Çavdar Karatepe’ye, Hülya Dilek Kayaoğlu’na, Hasan Keseroğlu’na, Ümit Konya’ya, Tülin Tankut’a, Aslı Davaz’a, Füsun Ertuğ’a, Ayşe Buğra ve Edibe Buğra’ya ve etkinliğe gösterdikleri ilgi ve paylaşımlarıyla bizi yalnız bırakmayan dinleyicilere çok teşekkür ederiz.













