Meri Çevik Simyonidis, İstanbul Kokulu Mutfaklar çalışmasında “İstanbulluluk”un birleştirdiği ‘otuz iki muhteşem kadının’ sofrasına konuk oluyor; geçmiş yılların çok dilli, çok kimlikli, çok kültürlü İstanbul’unu yeniden hatırlıyoruz. İstanbul Kokulu Mutfaklar’da okuyucular, her biri farklı kökenden ve kültürden gelmiş kadınların kendi kültürlerine ait yemek alışkanlıklarını, adet, gelenek ve göreneklerini, mutfak ve sofra adaplarını öğreniyor. Geçmiş yılların unutulan tatları, ikramları, alışveriş mekânları, İstanbul coğrafyasının; toprağın ve denizin bereketi hatırlanıyor.
2012 yılından bu yana odağında İstanbul olan gastronomi çalışmaları ile ve süreç içinde unutturulan İstanbul Rum kültürünün hatırlanmasını sağlayan yazar, bu sunumda, ayrıca, gastronominin İstanbul’da yaşayan farklı kökenlerden gelen kadınlar arasında bir etkileşim alanı olarak ilişkiler başlatan, geliştiren, dayanışma ve buna benzer pek çok duyguyu üretmeye olanak tanıyan yapısına da değiniyor ve şimdiye kadar kadınların nesilden nesile taşıdığı bu mirasın hayatımızdaki önemini ve İstanbul’un çok kültürlü mozaiğine etkisini vurguluyor…